şehirden uzakta,mezarlığın karşısında iki katlı bir ev vardı.evde burungil ailesi yaşıyordu.küçük on iki yaşlarında bir de çocukları vardı.birgün çocuğun annesi ve babsının her zamanki gibi bir işleri çıktı.anne ve baba fransa`ya gidecekti.çocukları ahmet`idedsinin yanına bırakacaklardı.ama ahmet annesiyle babasının durmadan iş için onu dedesine bıraktıkları için kızıyordu.o yüzden annesi ve babasını terleyerek şöyle dedi:
-ben büyüdüm artık evde tek kalabilirim
annesi ve babası ısrar etti.ama malesef vaz geçmedi.annesi ve babası fransa ya gittiler.ikindi vakitlerinde çocuk eve geldi.mezarlık o kadar korkunçtu.çocuk akşam olunca televizyonun karşısına geçti.saatler saatleri kovaladı.saat gece yarısını geçti.çocuk tek uyuyamadı.gece televizyonda izledikleri korkunç flimler onun hayal gücüyle oynadı.gece yarısı elektrikler gidince çocuk çok korktu.çocuk ogece yağmurun başlamasıyla gök gürültüleriyle çok korktu.pencereler açıldı ve çakmaya başladı.çocuk çok korktu.mezarlıktan yükselen dumanlar pencereden gözüküyordu.çocuk gözünün önünde mezarlığa doğru bir canavar yüzlü vampir ebenzeyen birşey belirdi.mezar tabutları çocuğu çok korkuttu.çocuk geri geri geri geldi.sonunda o yüzüne gözüken hayali şeyler çocuğun pencereden düşmesine sebep oldu.çocuk öldü.çocuk bir hafta sonra anne ve babasının gelmesiyle fark edildi.çocuğun ölüsü kokmuştu.çocuk her gece o evin kenerlarında değişik seslerde sesler çıkarıyor.annesi ve babası oradan taşındı.onun yerine başka bir aile geldi.ama o ölen çocuğun yaşındaki yeni gelen çocuğu ölen çocuk vampir gibi öldürdü.sakına korkmadım demeyin.bunu yazarken ben bile ürktüm .
Ürkütünüz mü açıkça söyleyin